FM 200 ve INERGEN Gazı

Zeynep Odabaş
Yangın ve Güvenlik Sistemleri Dergisi (Teknik Yayıncılık)
Sayı 38, Mayıs/Haziran 98

Yangın & Güvenlik dergisinin Mart-Nisan sayısında çıkan FM200 ve Inergen gazlarının karşılaştırılması konulu yorum ve teknik makalelerde söz konusu gazlar ile ilgili verilen bilgilerde ciddi hatalar gözümüze çarpmıştır.

Her iki yazıyı hazırlayan arkadaşlarımızın bu çalışmayı hazırlarken topladıkları bilgilerin eksik ya da hatalı olduğuna inanmak istiyoruz. Yoksa bu konularda, üretici, tüketici, akademisyen, uzman her kesimden ilgili kişilere ulaşan böylesi teknik bir yayına yazı hazırlarken, çok etraflıca araştırma yapmak, konu hakkında yeterli donanıma ve tecrübeye sahip olmak ve en önemlisi yazılan her cümlenin kabul edilebilir kaynaklara dayandırılmış olması gerekir.

Bu, kullanıcılara yanıltıcı bilgiler verme ihtimalini uzak tutarken, aynı zamanda, yazıyı hazırlayan kişilerin ve bağlı bulundukları kuruluşların da imajını olumlu yönde etkiler.

Bu yazının hazırlanmasına ihtiyaç duyulmasının sebebi, hatalı ve eksik bilgileri bir an önce doğru olanlarla değiştirmek, bunu yaparken de özellikle her hususu otorite sahibi kaynaklara dayandırmaktır.

Şu hususu özellikle belirtmek isteriz ki, burada amacımız herhangi bir ürünün üstünlüğünü ya da negatif yönlerini ön plana çıkartmak değil, gazlar ile ilgili objektif ve ciddi dökümanlara dayalı bilgileri vermektir. Her ürünün taşıdığı özelliklere göre üstün ya da eksik tarafları olabilir, önemli olan, bilinen en doğru bilgileri bulup araştırmak ve bunları ilgili kesimlere aktarmaktır.

Düzeltmeler
Hataları veya eksik ifadeleri düzeltmeye “FM200 ve Inergen Gazları Karşılaştırması” başlıklı teknik makaleden başlayalım :

Bu çalışma, gördüğümüz kadarı ile Kidde firmasının bir çalışmasından tercüme edilmiştir (A comparison of FM200 vs. Inergen by A.Chattaway and D.J.Spring, Kidde International).

  1. Yazıda, Inergen’in yangını söndürebilmesi için tasarım konsantrasyonunun en az % 50 seviyelerinde olması gerektiği belirtilmiş.
    Inergen gazının söndürme işlemini gerçekleştirmesi için gerekli olan minimum konsantrasyon oranı % 50 değil, % 37.5 idir. Bu oran en fazla % 42.8 olabilir. Üretici firmaların tasarım hesaplamalarında konsantrasyon % 42.8’i geçmez. Söndürme işleminin gerçekleşmesi için gerekli konsantrasyon zaten % 37.5 ile % 42.8 sınırları içinde kalmaktadır. Bu bilgiler, UL ve FM raporlarında mevcuttur.
    Sonuç olarak, hiçbir uygulamada, Inergen’in tasarım konsantrasyonu, NOAEL’i olan % 43’ü geçmez. Inergen’in LOAEL’i % 52’dir ancak tasarımlarda bu oran kullanılmaz.
    (kaynak : Montreal Protokü Teknik Raporu # 1, 20 Kasım 1997 ve üretici firmanın -TYCO- dökümanları, UL Standard 1058 test raporları- )
  2. Inergen’in boşalma süresinin 1 dakika veya daha fazla olduğu bir dezavantaj olarak belirtilmiş.
    Bu süre, Inergen’le yapılan testler sonucunda A, B ve C sınıfı yangınlarda, yangının söndürülmesi için NFPA 2001 kapsamında belirtilen, kabul edilen ve tüm teknik otoritelerce onaylanan bir süredir. Önemle değinilmesi gereken birkaç nokta :

    • Inergen gazı ortama boşalmaya başladığı ilk 23-30.saniyelerde yangını kontrol altına almaktadır.
    • Inergen hava ile hemen hemen aynı yoğunluğa sahip olduğu için hava ile, FM200 gibi havadan daha yoğun ve ağır olan gazlardan çok daha kısa sürede uniform karışım yapmakta ve ortama nüfus etmektedir.
    • Inergen gazı yoğunluğu ve ağırlığı itibariyle ortamdan kaçmak istemez ve yapılan tüm testlerde, en az 10 dakika tasarım yoğunluğunu muhafaza ettiği ve yangının yeniden nüksetme ihtimalini yok ettiği gözlenmiştir. FM200 ise havadan daha yoğun ve ağırdır, bu nedenle ortamdan sızmaya isteklidir. Kaçaklar dikkatli bir şekilde hesaba katılmazsa tasarım yoğunluğunu çok kısa sürede kaybeder ve yangının yeniden oluşmaması için gerekli soğuma süresine izin vermez.
    • FM200 gazının 10 saniye gibi kısa bir sürede boşalması gazın kendisinin sahip olduğu olumlu bir özellikten ileri gelmez. Halokarbon türevi tüm gazlar, söndürme sırasında zararlı HF bileşenleri üretirler. Boşalma süresi ne kadar kısa ve boşalma hızı ne kadar fazla olursa bu ürünlerin miktarı da o kadar azalır. O nedenle, bu zararlı HF bileşenlerin miktarını minimumda tutabilmek için boşalma süresinin 10 saniyeyi geçmemesini NFPA zorunlu kılmıştır. Aynı standard, Inergen’in de dahil olduğu Inert gazlar için böyle bir ihtimal sıfır olduğu için boşalma süresinin 1 dakika olabileceğini belirtmekte.

    (kaynak : NFPA 2001, üretici firma dökümanları-TYCO)

  3. Tablo 1 ‘de verilmiş olan değerlerdeki hatalar / düzeltmeler :
    • söndürme konsantrasyonu (söndürme kabı), Inergen için % 31.5 yazılmış, doğrusu % 29.1 olacak (kaynak : Montreal Protokü Teknik Raporu # 1, 20 Kasım 1997).
    • dizayn konsantrasyonu (hacme göre %), Inergen için % 38 – 80 yazılmış, doğrusu % 37.5 – 42.8 olacak (% 80 gibi bir değeri bu çalışmayı yapan Kidde firmasının nereden edinmiş olabileceğini bilemiyoruz. Ancak, doğru değerler, NFPA 2001’de zaten mevcut).
    • dizayn konsantrasyonu Oksijen oranı, Inergen için % 13.8 – 4.2 yazılmış, % 12 olacak. Inergen’in tasarımında kullanılan sınır % 12 Oksijen oranının baz alındığı NOAEL (% 43)‘dir. LOAEL kullanılsa idi oksijen oranı % 10 olacaktı. Yani % 4.2 gibi bir oran söz konusu değil. (kaynak : NFPA 2001, üretici firma (TYCO) dökümanları)
  4. Zehirlilik testleri ile ilgili paragrafta : FM 200 gazının zehirli olmadığı, hayvanlar ( fareler olacak ) üzerinde yapılan testlerde hiçbirinde ölüm gözlenmediği, gaz boşalımı sırasında, ortamdaki insanlarda cilt yanıkları, göz problemi ve solunum bozukluğuna rastlanmadığı belirtilmiştir. ( !!! )LC50 ( Akut Zehirleme Testi ), fareler üzerinde yapılan bir test olup, bu hayvanların burundan soluma yoluyla, 4 saat süre ile belli konsantrasyonlardaki gaza maruz bırakılmaları neticesinde, bu süre içinde hayvanların % 50’sinin ölümüne yol açan konsantrasyonu gösterir.
    FM200 gazı ile fareler üzerinde yapılan testlerde, % 80 oranlarında bu gaza 4 saat maruz kalan farelerin %50’sinin ölümünün gözlendiği LC50 değeri 788,696 ppm ‘dir.
    Bu gaz ile köpekler üzerinde yapılan deneylerde bulunan ve bu gazın NOAEL’i olarak kabul edilen konsantrasyon değeri ise % 9 ‘dur.
    LC50 testi fareler üzerinde yüksek konsantrasyonlarda yapılmaktadır. Birebir insanlar üzerinde geçerli değildir.”FM200 zehirleyici değildir” ifadesi hatalıdır. Bu gazın üreticisi Great Lakes firmasının kendi dökümanlarında, bu gazın yüksek oranlarda solunmasının zararlı olduğunu ve oksijen yokluğundan dolayı ölüme sebep olabileceğini, kalp atışında düzensizliklere yol açabileceğini yazıyor. Aynı dökümanın ayrıca, bir uyarı olmadığı takdirde, bu gazın yüksek yoğunlukta solunmasının ölümle sonuçlanacağı ile ilgili bir cümlesi daha var.
    Kalp rahatsızlığı veya merkezi sinir sistemi bozukluğu olan kişilerde bu risklerin daha fazla olacağı da belirtilmiş.
    Gazın, direkt göze veya deriye temasının bölgesel donmalara ve dokuların soğuk çarpmasına sebep olacağı da aynı yazıda bulunuyor.
    (kaynak : FM200 Material Safety Sheet, Great Lakes Chemical Corp.)

    Bu tür sakıncalar Halokarbon türevi tüm gazlar için geçerlidir. Burada şu hususa parmak basmak gerek : normal şartlarda istenen ve beklenen, canlıların, gaz ortama boşalmadan evvel ortamdan en kısa sürede uzaklaştırılmasıdır. Ya da en kötü ihtimalle boşalma esnasında ortam en kısa sürede tahliye edilmelidir. Ancak, bu hususla ilgili karşılaşılabilecek istisnai durumlar : baygınlık veya kapıların kilitli kalması gibi sebeplerle ortamdan kaçılamaması durumunda bu gazın kendisine maruz kalınmak zorunda kalınacağı gibi, söndürme sırasında oluşan kimyasal yan ürünlerin (HF bileşkelerin) zehirleyici ve tahriş edici zararlı etkilerinden de kaçılamayacaktır.
    Halokarbon türevi gazların insanlar üzerindeki zararlı etkileri konusunda yapılmakta olan araştırmalar henüz tamamlanmış değildir ve bu konu ile ilgili elimize sürekli yeni bilgiler ulaşmaktadır.
    En son Armstrong Laboratuarı U.S.Hava Kuvvetlerinin gözetimi altında, Wright Patterson AFB Tıp Merkezi’nden ilgili uzmanlarla, EPA ve USEPA denetiminde, sağlıklı insan denekler üzerinde LOAEL sınırları altında yaptıkları deneylerde, FM200’ün beklenmedik etkileriyle karşılaşmışlardır.
    (Kaynak : Human Inhalation of Halon1301, HFC-134a and HFC-227ea for Collection of Pharmacokinetic Data -19 Ağustos 1997 tarihli rapor)

    Bu konuya Yangın & Güvenlik dergisinin Mart-Nisan sayısında değinmiştik. O nedenle burada detayına girmiyoruz. Ancak, deneylerin sonucunda bu konudaki çalışmalar yoğunlaştırılmış ve en son NMERI konferansında bir çok rapor sunulmuştur. Bu raporlar bir kaç haftaya kadar elimize ulaşacak.
    Sonuçta, otoriteler, bu çalışmalar neticeleninceye kadar, mevcut bilgileri geçerli olarak kabul ediyor.
    (kaynak : HARC NEWS, Kasım 1997 sayısı)

  5. Aynı yazıda Tablo 3 ‘te, Inergen gazının NOAEL ve LOAEL değerleri hatalı verilmiştir. Doğrusu :
    • NOAEL ( % 12 O2 ) = % 43
    • LOAEL ( % 10 O2 ) = % 52

    (kaynak : NFPA 2001)
    Aynı tablodaki diğer hatalı bilgilere yazımızı fazla uzatmamak için değinmiyoruz.

  6. Inergen gazının söndürme sırasında CO2 oranını % 4.14’e ulaştıracağı ve oda hacmi hesaplamalarında ortamdaki eşyaların kapladığı hacmin tasarım değerlerini değiştirdiği ve CO2 oranını % 6.2 gibi değerlere çıkaracağı belirtilmiş ve güvenlik payının düşük olduğu projelerde, Inergen’in kritik olacağı yazılmış.
    Inergen gazlı söndürme sistemi hesaplamalarının, ortamdaki eşyaların hacminin, alt ve üst sıcaklıkların ve tasarıma etki edebilecek diğer tüm verilerin dikkate alınarak yapıldığını, yukarıdaki iddia üzerine, belirtmek zorunda kalıyoruz. Bu veriler, sadece Inergen için değil, tüm söndürücü gazların tasarım hesaplamaları için gerekli ve hesaba katılması zorunlu verilerdir.
    Inergen % 52 Nitrojen, % 40 Argon ve % 8 CO2 ‘den oluşan bir gazdır. Boşaldığında, sonuçta ortamdaki havada, % 67.3 Nitrojen, % 12.5 Oksijen, % 17 Argon ve % 3.2 CO2 karışımı oluşur. Bu oranlar % 40 tasarım konsantrasyonu ile ulaşılan oranlardır. Dolayısı ile, CO2 oranı, %5 olan EPA sınırını hiçbir zaman geçmez. Kalp atışlarında hızlanma % 5-6 oranlarında başlamaktadır. Bu oranlara kadar herhangi bir fiziksel veya mental rahatsızlık gözlenmez. %5 oranına kadar, CO2’nin boğucu değil, tam tersine oksijenin ciğerlere alımını artırıcı etkisi vardır. CO2’nin bu etkisi, tüm sağlık otoritecelerince kabul edilir ve Inergen gazının onay almadığı tek bir sağlık kuruluşu bile mevcut değildir.
    Inergen gazının söndürücü etkisi keşfedilmeden önce, derin dalışlarında dalgıçların, astronotların ve yüksek irtifa dağcılarının normal hava yerine kullandıkları bir gaz olduğunu ek bilgi olarak verelim.
    (kaynak : NFPA 2001, üretici firma dökümanları -TYCO-, Pennsylvania Institute of Environmental Medicine)

Düzeltmelere, “Inergen gazı FM200’e altenatif mi” başlıklı yorum yazısı ile devam ediyoruz :

  1. FM200 gazının insan hayatına zarar vermediği yazılmış.
    Bu cümle tek başına eksik ve de tehlikeli bir anlam taşımakta. FM200 gazının insana verebileceği zararlar üretici firmanın kendi dökümanlarından yukarıda aktarıldı. Bütün söndürücü gazların kabul edilen sınırların üzerinde zararı vardır.
  2. Inergen gazının FM200’e alternatif olamayacağı belirtilmiş.NFPA, halon alternatifi halokarbon türevi ve inert gazları aynı standard kapsamında ele almış ve kullanım şartlarını belirlemiştir. ( NFPA 2001 ) CO2 gazını ise bu gazlardan ayırmış ve farklı bir standard oluşturmuştur. ( NFPA 12 )
    Inergen ve FM200, aynı standartta yer alan, tüm otoritelerce bu standard kapsamında birlikte değerlendirilen gazlardır.
    CO2 öldürücü bir gazdır, o nedenle diğer gazlardan ayrı olarak ele alınır.Tüm dünyada kabul edilen NFPA standartlarını bir kenara bırakıp, söndürme dünyasında, kendi yorumlarıyla hareket etmek isteyenlere bir müdahalede bulunamayız. Ancak, hatalı yorumları ciddi kaynaklarla çürütmeyi, yazımızın başında da belirttiğimiz gibi, kullanıcının yanılmasına mani olmak açısından gerekli görüyoruz.

    Inergen sisteminin daha fazla tüp gerektirdiği doğru. Çünkü, tüplerde 150 Bar basınçta gaz fazında muhafaza edilebiliyor. Manifolttan itibaren gaz basıncı basınç düşürücü ile 60 Bar’a düşürülüyor. Diğer gazlarda sistem basıncı 25 Bar civarında. Ancak, sistemin diğer ekipmanları, diğer gazların ekipmanı ile aynı tiptedir.

    Bileşim oranları için bir takım değerler verilmiş. Bu oran nedir, neyi ifade ediyor çıkartamadık ancak, söz konusu gazların formüllerine bakacak olursak : FM200 halokarbon türevi bir gazdır ve kimyasal formülü CF3CHFCF3 ( Hepta-floro-propan ). Dolayısı ile kimyasal bir üründür. Inergen ise tamamen soluduğumuz havadaki doğal gazlardan oluşur ve kimyasal bir bileşen adı yoktur ve söndürme sırasında oluşturduğu zararlı bir yan ürün yoktur. Gaz bileşimi karşılaştırması o nedenle anlamsızdır.
    (kaynak : NFPA 2001, üretici firma dökümanları -TYCO, Great Lakes-)

    Yapılan karşılaştırmalara şimdiye kadar değinilmeyen bir konuda ekleme yapmak gerekirse : FM200 gazı ile karşılaştırıldığında Inergen, her zaman her yerde rahatlıkla bulunabilen ve çok ucuz bir gazdır. Boşalan sistemlerin yeniden dolumu ve sistemin yeniden işletmeye alınması çok kısa süreler içinde ve işletmeciye ciddi bir mali yük getirmeden mümkün olabilirken, FM200 gazının yeniden temini, hem zaman hem de para gerektirmektedir. Bu tip gazlar ile sistemin gerçek testinin yapılması bu yüzden mümkün olamamaktadır. Oysa, Inergen gazlı sistemlerin, bir yangın senaryosu oluşturularak gazın boşaltılması yoluyla test edilmesi mümkündür.

Sonuç
Söndürmede kullanılan gazlar hakkında yapılan çalışmalara hergün bir yenisi eklenmektedir. Tüm otoriteler bu konuda hem doğaya hem de insana en az zarar verebilecek söndürücüleri araştırıp bulmak çabasındadırlar. Bizler ise ancak bize ulaşan veya kendi çabalarımızla ulaşabildiğimiz bilgilerle Türkiye’deki uygulamaları en sağlıklı ve verimli hale getirmeye çalışıyoruz. O nedenle, tüm söndürme sistemlerinde olduğu gibi, bu konuda da ilgili kesimlere bilgi aktarırken mümkün olduğu kadar tarafsız ve gerçekçi olmalıyız.

Loading